ABD tarihinin en kanlı silahlı saldırıları (İNCELEME)


ABD’nin Las Vegas kentinde düzenlenen saldırı, ABD
tarihinde şimdiye kadar en fazla kişinin hayatını kaybettiği saldırı olarak
kayıtlara girdi.

Las Vegas kentinde düzenlenen saldırı

2 Ekim’de 64 yaşındaki Amerikan vatandaşı Stephen Paddock’un konser
alanındaki katılımcıların üzerine yolun karşısındaki otelin 32. katından ateş
açması ülkeyi şoke etti.
Saldırıda en az 59 kişi öldü, 500’den fazla kişi yaralandı.
Daha önce ABD’nin farklı şehirlerinde de benzeri saldırılar düzenlenmişti
ancak Paddock’un düzenlediği saldırı, ABD modern tarihindeki en kanlı silahlı
saldırı oldu. İşte AA’nın derlediği bilgelere göre ABD tarihinin en kanlı silahlı saldırıları:


12 Haziran 2016 – Orlando’da gece kulübüne saldırı
Florida eyaletinin Orlando kentinde eşcinsellerin gittiği gece kulübü Pulse
Club’a düzenlenen saldırıda 49 kişi hayatını kaybetti, 50’den fazla kişi
yaralandı. Saldırganın kimliği, 29 yaşındaki Afganistan uyruklu Ömer Metin
olarak açıklandı. Saldırıyı DEAŞ üstlendi. Daha sonra saldırganın, bardaki
arkadaşlarından biriyle yaşadığı husumet üzerine saldırıyı düzenlediği
açıklandı.


2 Aralık 2015 – San Bernardino saldırısı
California eyaletinin San Bernardino şehrinde engellilere hizmet veren Inland
Regional Center binasına giren 2 saldırganın, uzun namlulu silahlarla ateş
açması sonucu 14 kişi öldü, 10’dan fazla kişi yaralandı. Saldırganların kimliği
ABD vatandaşı 28 yaşındaki Syed Rizvan Farook ve 29 yaşındaki eşi Tashfeen Malik
olarak açıklandı. Saldırıyı DEAŞ üstlendi fakat ABD hükümetinin açıklamasında
saldırganların “kendi başlarına radikalleştikleri” belirtildi. Saldırı “terör
saldırısı” olarak değerlendirildi.


16 Eylül 2013 – Deniz üssü saldırısı
ABD vatandaşı Aaron Alexis, Washington Donanması Tersanesi’nde rastgele ateş
açtı. Saldırıda 12 kişi öldü. Siyahi Amerikalı Aaron, polis tarafından
öldürüldü. Sabah 08.30’da başlayan saldırı 50 dakika sonra Aaron’un
öldürülmesiyle son buldu.

14 Aralık 2012 – Sandy Hook İlkokulu saldırısı
New York’a yaklaşık 100 kilometre uzaklıkta bulunan Newtown kentindeki Sandy
Hook İlkokulunda düzenlenen silahlı saldırıda 20’si çocuk 26 kişi hayatını
kaybetti. Saldırıyı düzenleyen 20 yaşındaki Amerikalı Adam Lanza, ilkokula
gitmeden önce evde annesini vurarak öldürmüştü.

20 Temmuz 2012 – Batman filminin galasında düzenlenen saldırı
Colorado eyaletinin Aurora kentinde “Batman: The Dark Knight Rises” filminin
galasında filmin karakterlerinden “Joker”i taklit etmeye çalışan bir kişi,
sinema salonunu basarak 12 kişiyi öldürdü. 24 yaşındaki Amerikalı James Holmes,
sinema salonuna önce gaz bombası atmış ardından otomatik silahla salondakilerin
üzerine ateş açmıştı. Saldırıdan sonra otoparktaki aracına gitmek isterken
yakalanan saldırganın, psikolojik sorunları olduğu kaydedildi.


3 Nisan 2009 – Binghamton saldırısı
New York’taki Binghamton kentinde 41 yaşındaki Asya kökenli Jiverly Wong’un
göçmen toplum merkezinde rastgele ateş açması sonucu 13 kişi hayatını kaybetti,
4 kişi yaralandı. Daha önce kendisinin de bu merkezde İngilizce dersleri aldığı
belirtilen saldırganın, eski sınıfına giderek öğretmeni ve derste bulunan
öğrencileri hedef aldığı belirlendi. Wong daha sonra olay yerinde intihar
etti.


16 Nisan 2007 – Virginia Teknik Üniversitesi saldırısı
Virginia Teknik Üniversitesinin kampüsünde düzenlenen saldırıda 32 kişi
hayatını kaybetti. Saldırganın kimliği, üniversite yurdunda kalan 23 yaşındaki
Asya kökenli öğrenci Seung-Hui Cho olarak açıklandı. Yaklaşık 5 saat süren
saldırının ardından saldırgan intihar etti.

20 Nisan 1999 – Columbine Lisesi katliamı
Colorado eyaletinin Littleton ilçesindeki Columbine Lisesinde düzenlenen
saldırıda biri öğretmen 13 kişi hayatını kaybetti. Okul arkadaşlarını hedef alan
Amerikan vatandaşları 18 yaşındaki Eric Harris ve 17 yaşındaki Dylan Klebold,
okulun kütüphanesinde intihar etti.

16 Ekim 1991 – “Luby’nin Kafeteryası” saldırısı
Teksas eyaletinin Killeen şehrindeki Luby adlı kafeteryada düzenlenen
saldırıda 23 kişi öldü. 35 yaşındaki Amerikalı George Hennard, kamyonetiyle
kafeteryaya girerek rastgele etrafa ateş açtı. Saldırgan daha sonra olay yerinde
intihar etti.

20 Ağustos 1986 – Postacı katliamı
Oklahoma’ya bağlı Edmond’ta çalışan bir postacının iş arkadaşlarına ateş
açması sonucu 14 kişi öldü. Amerikalı Patrick Henry Sherrill, yanındaki 3
silahla 10 dakikada içeride bulunan 20 kişiyi taradı. Saldırgan, daha sonra
kafasına kurşun sıkarak hayatına son verdi.


18 Temmuz 1984 – McDonald’s katliamı
California eyaletinin San Ysidro şehrindeki bir McDonald’s restoranına giren
41 yaşındaki Amerikalı James Huberty, Uzi silahı, pompalı av tüfeği ve
tabancasıyla aralarında çocukların da olduğu 21 kişiyi öldürdü. Saldırgan,
katliamdan yaklaşık bir saat sonra kaçmaya çalışırken keskin nişancı tarafından
öldürüldü.


18 Şubat 1983 – Kumarhane katliamı
Seattle eyaletindeki Wah Mee kumarhanesine soygun için giren 3 kişi, 13
kişiyi vurarak öldürdü. Kwan Fai Mak ve Benjamin Ng, cinayetten ömür boyu hapse
mahkum edildi. Kaçmayı başaran üçüncü saldırgan Wai-Chiu, yıllar sonra Kanada’da
yakalandı.

25 Eylül 1982 – “Baba” katliamı
Pennsylvania’daki Wilkes-Barre kentinde 40 yaşındaki siyahi Amerikalı cezaevi
muhafızı George Banks, önce 5 çocuğunu öldürdü, daha sonra sokakta rastgele
insanlara ateş açarak 8 kişiyi daha katletti. İdama mahkum edilen Banks’ın
cezası, 2011’de Pennsylvania Yüksek Mahkemesi tarafından iptal etmişti.


1 Ağustos 1966 – Teksas Üniversitesi katliamı
Teksas’da eski bir ABD askeri olan Charles Joseph Whitman, önce annesini ve
eşini öldürdü, daha sonra da Austin şehrindeki Teksas Üniversitesinde bulunan
kuleden ateş açarak 16 kişiyi katletti. Saldırıda 30 kişi yaralandı. Kuleye
tırmanan 2 polis memuru, Whitman’ı vurarak öldürdü.

5 Eylül 1949 – Camden saldırısı

New Jersey eyaletinin Camden şehrinde yaşayan İkinci Dünya Savaşı gazisi 28
yaşındaki Amerikalı Howard Unruh, caddede yürürken 12 dakika boyunca etrafa
rastgele ateş açtı. Saldırıda 3’ü çocuk 13 kişi hayatını kaybetti. Unruh’un
saldırısı, tarihe “ölüm yürüyüşü” olarak geçti. Saldırının ardından teslim olan
Unruh, polisin “Psikopat mısın?” sorusuna “Hayır gayet iyi durumdayım.” yanıtını
verdi. Daha sonra Unruh’ın akli dengesinin yerinde olmadığına karar verildi.  

İLGİLİ HABERLER

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir