ANALİZ: Telafer: Şii Hilali’ne giden yolda ilk adım


İran Irak ve Suriye'den geçerek Lübnan'dan Akdeniz'e çıkan Şii hilali
İran Irak ve Suriye’den geçerek Lübnan’dan Akdeniz’e çıkan Şii hilali

İran’ın gönderdiği Şii güçlerin pozisyonları, Suriye’ye girmeye yönelik şekilleniyor. Telafer hattından Suriye’ye adım atmak isteyen İran, Rakka Deyr-Ez Zor’dan sonra Hama kırsalından “Şii Hilali” ile Akdeniz’e çıkmak istiyor.

ANALİZ: Şii gruplar Musul‘ul’un güneyinden başlattıkları saldırılarda Telafer’e ulaştı. Şii Haşdi Şabi‘nin Musul’un batısındaki Telafer ilçesini kontrol altına aldıktan sonra, bir sonraki hedefi Suriye’deki Rakka olarak belirlemesi, İran’ın bölge planlarına dair ipuçlarını da ortaya çıkarmaya başladı. Şiilerin cephe hattı ve bu yönde gelen açıklamalar, İran güdümlü Haşdi Şabi gibi Şii grupların, İran ile Suriye arasındaki kara bağlantısını sağlamayı hedefledikleri görülüyor. İşte adım adım uygulanan İran’ın Şii Hilali projesi…
TELAFER’E SALDIRIYORLAR
Irak’ta süren Musul saldırısı kapsamında, ABD desteği ile devam eden çatışmalarda Irak ordusu ve Peşmerge güçleri Musul’un kenar mahallelerine kadar ilerlerken, Haşdi Şabi de Telafer ilçesi istikametinde ilerliyor. 
Hatırlanacağı gibi Irak’taki Şii güçlerin bir çoğu hatta tamamı İran üzerinden gelen gruplardan oluşuyor. Bunlar arasında Hizbullah, PAK gibi gruplar öne çıkıyor. Irak’ta yürüyen savaşın ordu kanadını ise zaten Şii unsurlar oluşturuyor. Daha önce Tikrit’in, Ramadi’nin alınmasında da dağılan Irak ordusuna karşı İran gücü motor görevi görmüştü.
Ancak Irak’taki Şii unsurların Telafar’i seçmeleri tesadüf ya da şans değil. Telafaer Şii grupların Suriye’ye geçmeleri için stratejik “Şii köprüsü” konumunda.
TELAFER, “Şİİ HİLALİNE” GİDEN YOLUN ANAHTARI
Elbette Haşdi Şabi’nin Suriye’ye girmesini isteyen güç İran. Burada İran’ın planlamasında ise “Irak, Suriye ve Lübnan’a kadar olan coğrafyada nüfuz alanlarını birbirine bağlamak” yatıyor. Yani Şii hilali… İran Haşdi Şabi üzerinden bölgede planlarını uyguluyor. 
İran Şii hilalini kurmak için Haşdi Şabi eliyle Telafer üzerinden Suriye’yeye girip Halep ve diğer bölgeler üzerinden Lübnan Akdeniz bağlantısını oluşturmayı amaçlıyor.
Bu noktada Telafer ise İran ve Suriye arasında ana cepheyi teşkil ediyor. Telafer Irak ile Suriye arasındaki kara bağlantısını İran’a açmış olacak.
BUNDAN SONRASI Şİİ SAVAŞI BAŞLAYACAK
Şii Haşdi Şabi‘nin Suriye’de IŞİD‘e karşı savaşma talebi daha önce Beşşar Esat‘tan gelmişti.
Şii grupların Telafer‘den sonra yönelimlerine kesin gözüyle bakılan ilk nokta ise Suriye’nin Halep kenti olacak. Tam bunoktada savaşın seyri de değişecek gibi görünüyor. Eğer Şii hattı Halep’e ulaşırsa, bu durumda İran ve Hizbullah ile Rus savaş uçakları Esed tarafındaki ağırlığını artıracak. 
Şii güçlerin Musul’daki varlığına yakından bakıldığında bu pozisyon net olarak görülüyor. Şiiler Musul’un güneyinden başladıkları saldırılarda iki ana hat üzerinde yoğunlaştırıyor; Biri Musul’un kuzeyinde yer alan ve Suriye sınırına yakın Telafer bölgesinde ki hattın karşısında Halep cephe hattı başlıyor. Diğeri ise Musul’un güneyinde, orta kesimlerden batıya yönelen ikinci bir “burun” cephesi… Bu hat ise Suriye’nin Deyr Ez Zor’a sınırı bulunuyor.
Hali hazırda Haşdi Şabi’nin stratejisinin Suriye kara bağlantısını oluşturacak kritik noktalarda Musul’a saldırdığı net olarak görülebiliyor.
Bu durumda Musul batı cephesinden Suriye’ye girecek Şii güçler, eğer planlama sorunsuz devam ederse Rakka ve Deyr ez Zor’a odaklanacaklar.
Ancak buruda Esat güçlerinin öncelikle Halep’i kontrol altına almış olması gerekecek. Zira Halep kontrol altına alınıp, Türkiye sınırına “savunma hattı” kurmadan Suriye ve Hizbullah güçlerinin kentin doğusundaki Rakka ve Deyr ez Zor’a odaklanmaları biraz daha güçleşecektir.
Yukarıdaki “savaş oyunu” elbette bugünden görülen ve diğer bazı etkenleri de kısmi olarak dışarıda bırakan bir senaryo… Zira PYD-PKK güçlerinin bölgedeki pozisyonları da durumun seyrini ciddi manada etkileyebilir. Ancak PKK ve YPG’nin Şii güçlerle bölgede işbirliği içinde olduğu düşünülürse, durumun pek farklı olmayacağı söylenebilir.
SİNYALLERİNİ VERMİŞLERDİ
Haşdi Şabi Heyeti Sözcüsü Ahmed el-Esedi 19 Kasım’da Bağdat’ta düzenlediği basın toplantısında, “Irak ve Suriye’deki olaylar birbirine geçmiş durumda. Bu da bizi Irak’ın ulusal güvenliğini tehdit eden her yere gitmeye sevk ediyor. Bu konu iki hükümet arasındaki koordinasyonla çözülecektir” ifadesini kullanmıştı. Irak Ulusal Güvenlik Müsteşarı ve Haşdi Şabi Heyeti Başkanı Falih el-Feyyaz da 29 Ekim’de yaptığı açıklamada ülkesine bağlı güçlerin Suriye’ye girişinin Musul’u kurtardıktan sonra “IŞİD’in peşinin bırakmamak için olacağına” işaret etmişti. Haberyirmi

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir